Gemipersoneli.com - Reklam
Üye girişi
Kullanıcı adı:
Şifre:
Üye ol | Şifremi Unuttum
Menü
Ana Sayfa
Foto Galeri
İş Fırsatları
Haber Arşivi
Hakkımızda
Sistem Nasıl Çalışıyor
Üye İstatistikleri
Medyada Sitemiz
Mesaj Panosu
GEMİ VİDEOLARI
Gemici Belgesi
İletişim
İçerik
Bilgi bankası
Liman Başkanlıkları
CV Hakkında ipucu
Makaleler
Anket
Linkler


Share |
19 Nisan 2024
Haber
Anket
İstanbul Boğazı gemi trafiğine doydu
Ayda ortalama 4 bin 500 geminin geçtiği İstanbul Boğazı'nda yılda 55 bini bulan gemi sayısı, boğazın gemi trafiğine doyduğunu ortaya koyuyor.

Kıyı Emniyeti Genel Müdürü Salih Orakçı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ellerindeki kaynaklara göre, 1936'ya kadar yılda 4 bin 500 geminin İstanbul Boğazı'ndan geçtiğini söyledi.

Günümüzde ise bu sayıdaki geminin sadece bir ayda boğazdan geçtiğini dile getiren Orakçı, bunun yıllık ortalamasının 55 bine tekabül ettiğini, bunun İstanbul ve Türk boğazları için çok ciddi bir trafik olduğunu dile kaydetti.

Orakçı, ''Son 5 yıllık istatistiklere bakıldığında bize şunu gösteriyor. İstanbul Boğazı gemi trafiğine doymuştur. Dolayısıyla boğazın gemi trafiğine doyduğu noktada bundan sonra bunu daha fazla zorlayacak şartların oluşması da mümkün değildir. O zaman akla şöyle bir şey geliyor ihtiyaç hangi yöndeyse o talebi karşılayacak alternatif taşıma modlarının oluşması gerekmektedir'' dedi.

Boğaz trafiğinin yüzde 18'ini tankerlerin oluşturduğunu ve geçen yılın sonundan itibaren geçen tanker sayısının yaklaşık 10 bini bulduğunu dile getiren Orakçı, bu gemilerin taşıdığı tehlikeli yük miktarının son 5 yıllın ortalamasına göre 143.5 milyon tonu bulduğunu ifade etti.

Orakçı, amaçlarının gemi sayısını ne arttırmak ne de düşürmek olduğunu belirterek, tek amaçlarının İstanbul Boğazı'nda seyir emniyetinden taviz vermeden, can ve mal emniyetini tesis etmek olduğunu bildirdi.

KILAVUZ KAPTANLIK SORUNU

İstanbul Boğazı'nın, Panama Kanalı'na göre 4, Süveyş Kanalı'na göre 3 kat fazla trafiğe sahip olduğunu anlatan Orakçı, bu verilerde verilerde göz ardı edilmemesi gereken şeyin İstanbul Boğazı gibi dar geçiş alanlarındaki Kılavuz Kaptanlık olduğunu söyledi.

Orakçı, Panama ve Süveyş Kanalı gibi dar geçiş noktalarında kılavuz kaptanlığın zorunlu olduğunu dile getirerek, ancak Montrö BOğazlar Sözleşmesine göre İstanbul Boğazı'nda uğraksız geçiş yapan gemilerin kılavuz ve römorkör yardımı alma gibi bir mecburiyetlerinin olmadığını vurguladı.

Bu nedenle uğraksız geçen gemilerin kaptanlarının beyan ettikleri bilgilere güvenerek geçiş izni verilerek boğazdan geçirildiğine dikkati çeken Orakçı, şunları kaydetti:

''Dolayısıyla o gemilerin kaptanlarının verdiği bilgilere dayanarak bir organizasyon yapmak durumunda kalıyoruz. Gemi kaptanı 'Benim gemim dünyanın en riskli doğal dar su yolundan geçerken her türlü seyir cihazı, makinesi, ekipmanı ve personeliyle bu boğazdaki geçişi selametle yapabilecek kalitededir' diyor. Bunu boğazdan geçmeden önce bize gönderdikleri raporlardan öğreniyoruz. Bizde bu beyanlara göre onları içeri alıyoruz, ama bir bakıyoruz boğazda ya bir makine ya da bir dümen arızası oluşmuş. Bizler de o anda kılavuz kaptan almayan, römorkör yardımı almayan bir gemiye en hızlı şekilde müdahale etmek zorunda kalıyoruz.''

Orakçı, İstanbul Boğazı'ndan 2009 yılında geçen uğraklı-uğraksız gemilerden yüzde 49'unu oluşturan 25 bin 73 tanesinin kılavuz kaptan yardımı aldığını, 2010 yılı ekim sonu itibariyle de 21 bin 766 adedinin bu hizmetten faydalandığını, bunun da yaklaşık olarak gemilerin yüzde 51'ini oluşturduğunu anlattı.

DÜNYANIN EN MODERN GÜVENLİK SİSTEMİ

Salih Orakçı, boğazdan geçen gemilerin Türkiye'nin göz bebeği olan İstanbul'a zarar vermeden geçmesini beklediklerini, bunun içinde her türlü yatırımı yaptıklarını ifade ederek, dünyanın en modern VTS sistemi, radar, sensörler ve meteorolojik algılayıcılar ile teknolojik olarak çok donanımlı olduğunu söyledi.

Boğazın kritik noktalarında konumlandırılan römorkör ve can kurtarma botları ile oluşabilecek kaza ve diğer olaylara ani müdahale etmek için hazır bulunduğuna işaret eden Orakçı, ülke olarak böyle bir hizmet vermelerine rağmen boğazdan geçen gemilerin römorkör ve kılavuz yardımı almak istemediklerinde bu konuda yapacak çok fazla bir şeylerinin olmadığını söyledi.

Orakçı, İstanbul Boğazı'ndan geçen gemilerin yüzde 21'inin Türk, yüzde 12'sinin Malta, yüzde 9'unun Panama, yüzde 7'sinin Rusya, yüzde 2'sinin de Ukrayna bayraklı olduğunu kaydetti.

Kıyı emniyeti Genel Müdürlüğü olarak Gemi Trafik Hizmetleri sisteminin kurulmasından sonra, Türk boğazlarında meydana gelen kazalarda çok ciddi bir azalmanın yaşandığının gözlemlendiğini ifade eden Orakçı, Ekim 2010 sonu itibariyle bu yıl toplam 29 olayın yaşandığını ifade etti.

Orakçı, bu olayların da çatma, oturma ve batma gibi vakalardan oluştuğunu anlatarak, söz konusu olayların da sıklıkla demirleme sahalarında meydana geldiğini belirtti.

İstanbul Boğazı'nda oluşabilecek muhtemel bir tehlikenin Karadeniz'i de kapatacağı, aynı zamanda hem insanlara hem de deniz ticareti ve dünya mirası olan İstanbul'un da zarar görmesine sebebiyet vereceğine dikkati çeken Orakçı, boğazdaki riskleri sıfırlamanın gemi geçişlerinin olduğu sürece mümkün olmadığını söyledi.

BOĞAZIN EN KRİTİK NOKTALARI

Orakçı, boğazdan geçen gemilerin ortalama yaşlarının yolcu gemilerinde 31, kuru yük gemilerinde de 27 olduğunu anlatarak, geçen yıl İstanbul Boğazı'nda 223 geminin arıza yaptığını ifade etti.

Boğazın yapısı gereği dar girintili bölgeleri ve kuvvetli akıntıları nedeniyle gemilerin seyrini çok zorlaştırdığını, hatta zaman zaman imkansız hale getirdiğini vurgulayan Orakçı, meydana gelen kazalar incelendiğinde yüzde 33 oranında Haydarpaşa ile Ortaköy, yüzde 27 oranında da Ortaköy Yeniköy arasındaki bölgelerde meydana geldiğinin görüldüğünü kaydetti.

Boğazın her noktasının riskli olduğunu, ancak boğazın özellikle giriş noktasının çok tehlikeli olduğunu vurgulayan Orakçı, Yeniköy dönüşünün 80 derecelik bir dönüş olduğunu ve buradan geçiş yapan gemilerin başarısız olması durumunda karaya oturma ihtimallerinin çok yüksek olduğunu söyledi.

Orakçı, lokal trafiğin çok yoğun olduğu Karaköy-Kadıköy arası ile Üsküdar-Beşiktaş hattı arasındaki alanın da son derece riskli olduğunu sözlerine ekledi.


Kaynak: Zaman
Eklenme tarihi: 18.11.2010




Share |




YORUMLARINIZ




Aşağıdaki bölüme haber ile ilgili yorumlarınızı yazabilirsiniz


Adınız Soyadınız:
Başlık:
YORUMUNUZ:
Denizcilik mesleği ile ilgili ne düşünüyorsunuz
Çok güzel
Mecbur kalınca yapılacak bir iş
Zabit için iyi alt personel için kötü
Kesinlikle yapılmaz

Önceki Anketler
Kurumsal Üyelerimiz
 MIRAY Internation..
 NEOPLİS Otel
 BEYKİM Petrolcülü..
 SALMAKİS Turizm Y..
 TOLGA Denizcilik ..
 GAMMA Denizcilik
 MİNERAL den. san ..
 SEFER Chartering
 DOGANATA Denizcil..
 BEREM Denizcilik
...


www.gemipersoneli.com   © Gemipersoneli.com - Tüm Hakları Saklıdır.  Kullanım Şartları  Gizlilik Prensipleri  İletişim