Gemipersoneli.com - Reklam
Üye girişi
Kullanıcı adı:
Şifre:
Üye ol | Şifremi Unuttum
Menü
Ana Sayfa
Foto Galeri
İş Fırsatları
Haber Arşivi
Hakkımızda
Sistem Nasıl Çalışıyor
Üye İstatistikleri
Medyada Sitemiz
Mesaj Panosu
GEMİ VİDEOLARI
Gemici Belgesi
İletişim
İçerik
Bilgi bankası
Liman Başkanlıkları
CV Hakkında ipucu
Makaleler
Anket
Linkler


Share |
20 Nisan 2024
Haber
Anket
Gemilerimiz Korsanlardan tesadüfen kurtuldu!
Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Aden Körfezi ve Somali karasularında, 2008 yılı sonu itibariyle 3'ü Türkiye bağlantılı 15 gemi ve 37'si Türk olmak üzere 300'ü aşkın denizcinin rehin alındığını belirterek, ''Bu bölgede seyreden bazı ticaret gemilerimiz, deniz haydutlarının saldırısından tesadüfen kurtuldu. İleride benzer vakalarla karşılaşılması tehlikesi hala çok yüksektir'' dedi.

TBMM Genel Kurulunda, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) deniz unsurlarının, Aden Körfezi, Somali karasuları ve açıkları, Arap Denizi ve mücavir bölgelerde görevlendirilmesi için Hükümete 1 yıl süreyle yetki veren Başbakanlık Tezkeresinin görüşmelerinde, ilk sözü Hükümet adına Milli Savunma Bakanı Gönül aldı.

Vecdi Gönül, Aden Körfezi, Somali karasuları ve açıkları, Arap Denizi ile mücavir bölgelerinde, ticari gemilere yönelik, deniz haydutluğu, silahlı soygun eylemlerinin; gündemin ön sırasında yer alan, ciddi bir uluslararası güvenlik sorunu haline geldiğine işaret etti.

Bu yasa dışı eylemlerin sadece can, mal güvenliğini tehdidin yanında, uluslararası ticareti ve deniz taşımacılığını da olumsuz etkilediğini vurgulayan Gönül, Somali ve Afrika ülkelerine yapılan insani yardımların, deniz yoluyla ulaştırılmasını da güçleştirdiğini söyledi.

Gönül, geçen dönemde daha da artan bu eylemlerin, Türkiye'yi yakından ilgilendirdiğini belirterek, bölgede bugüne kadar 500'e yakın korsanlık, deniz haydutluğu ve silahlı soygun yaşandığını bildirdi. Gönül, 2008 yılı sonu itibariyle 3'ü Türkiye bağlantılı 15 gemi ve 37'si Türk olmak üzere 300'ü aşkın denizcinin rehin alındığını, bu 3 geminin daha sonra serbest bırakıldığını anımsattı.

Bakan Gönül, ''Bu bölgede seyreden bazı ticaret gemilerimiz ise deniz haydutlarının saldırısından tesadüfen kurtuldu. İleride benzer vakalarla karşılaşılması tehlikesi hala çok yüksektir'' dedi.

TEK BAŞINA BU SORUNLA BAŞEDECEK İMKANA SAHİP DEĞİL

Bu eylemlerin görüldüğü deniz alanlarının, uluslararası deniz ticaretinin başlıca güzergahlarından biri olduğuna dikkati çeken Gönül, Türk ticaret gemileri ve mürettebatının, yabancı bayrakla yoğun şekilde kullanıldığını ifade etti. Gönül, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Ticari gemilerimize ve bunlarda görev yapan vatandaşlarımıza yönelik tehdit, diğer yandan ülkemizin ticari ve ekonomik çıkarlarını olumsuz etkileyen boyuta ulaştı.

Somali'de kamu düzeninin sağlanamaması, korsan, deniz haydutları ve silahlı soygun yapanların çok geniş bir deniz alanında faaliyet göstermeleri, bunların tutuklanıp, yargılanmaları konusunda karşılaşılan belirsizlikler; bu meseleyle etkin mücadele yapılmasını engellemektedir. Bu nedenle ülkemiz, sorunun vahameti ve karmaşıklığı karşısında, uluslararası toplumun kapsamlı bir yaklaşımla, müşterek hareket etmesini, tekrardan kaçınan, uluslararası etkin önlemlerin alınması, uygulanması gerektiği görüşündedir. Zira hiçbir ülke, tek başına bu sorunla başedecek imkan ve yeteneğe sahip olmadığı anlaşılmıştır.''

ÇIKARLARIMIZIN KORUNMASI...

Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, BM Güvenlik Konseyi'nin geçen yıl konuyu doğrudan ele alan 5 karar kabul ettiğini, bu kararlarla, eylemlerle mücadele için uluslararası topluma yakın işbirliği ve eşgüdüm çağrısında bulunulduğunu vurguladı.

Türkiye'nin, geçen yıl Dünya Gıda Programı tarafından kiralanan bölgede, insani yardım taşıyan gemilere koruma sağlamayı amaçlayan NATO Deniz Görev Gücü'ne Gökova Firkateyni ile aktif şekilde katıldığını anımsatan Gönül, AB'nin, bölgede 8 Aralık 2008'de bir deniz operasyonu başlatmayı kararlaştırdığını söyledi. Gönül, bölgede ayrıca ABD, Rusya, Çin, Hindistan, Japonya, Malezya, Kore ve Avustralya'ya ait askeri gemilerin bulunduğunu, ticari gemilere refakat edip, deniz alanının güvenliğini sağladığını anlattı.

BM Güvenlik Konseyi'nin, deniz haydutluğu, korsanlık eylemleriyle kolektif mücadele kapsamında, uluslararası meşruiyeti daha da kuvvetlendiren 16 Aralık 2008 tarihli kararıyla, ABD öncülüğünde 8 Ocak 2009'da birleşik görev kuvvetinin kurulmasının kararlaştırıldığını ifade eden Gönül, şunları kaydetti:

''Deniz haydutluğu, korsanlık ve silahlı soygun ile mücadeleye, uluslararası işbirliğinin geliştirilmesine özel bir önem atfeden ülkemiz, bu alandaki çabaları desteklemiştir. Ülkemiz, temas grubuna kurucu üye olarak katılmıştır.

Askeri makamlarımız ve ilgili kurumlarımızla yapılan istişare ve değerlendirmeler sonucunda Hükümetimiz, vatandaşlarımızın can ve mal emniyetinin sağlanması, ulusal çıkarlarımızın korunması ve bu bağlamda uluslararası ticari faaliyetlerimizin güvence altına alınmasına katkıda bulunmak amacıyla hava unsuru destekli bir firkateynimizden oluşacak, deniz kuvvetleri unsurlarımızın bölgede görevlendirilmesinin uygun olacağını değerlendirmiştir. Böyle bir görevlendirme aynı zamanda Güvenlik Konseyi geçici üyeliğimizin yüklediği sorumluluklara da paralel olarak, bu alanda yürütülen uluslararası gayretlere daha aktif şekilde katkıda bulunmamızı sağlayacaktır.''

MHP GRUP BAŞKANVEKİLİ VURAL: BAŞKALARI GİBİ ZİHİNLERİMİZ KÖLE, HEYECANLARIMIZ GÖSTERİŞ, KALPLERİMİZ MÜHÜRLÜ DEĞİLDİR

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, partisinin hiç kimseye diyet borcunun bulunmadığını söyledi.

TBMM Genel Kurulu, Başkanvekili Meral Akşener'in başkanlığında toplandı. ''MHP'nin 40. kuruluş yıldönümü'' nedeniyle gündem dışı söz alan Vural, partisinin 1969 yılında, bir kişiyle başlayan TBMM'deki görevinin, 40 yıl boyunca artarak ve katlanarak bugünlere ulaştığını söyledi.

Sıkıntı ve zorlukların, mücadele ve mağduriyetlerin olgunlaştırıldığı bir siyasallaşma sürecinden sonra MHP'nin, temsilcisi olduğu Türk milletinin bağrında sağlam bir zemin ve karşılık bulduğunu ifade eden Vural, ''Bugün siyasetin denge noktası, uzlaşmanın adresi, uçların arasında merkez değerlerin, devletle milletin kucaklaştığı vazgeçilmez siyaset ekolü olmuştur'' dedi.

MHP'nin, 40 yıla ulaşan süreç içerisinde, demokrasi dışı mücadelelerle kopartılan siyaset geleneğinin tahribatına rağmen, duruşunu, çizgisini ve ilkelerini muhafaza ettiğini dile getiren Vural, şunları söyledi:

''Milliyetçi hareket, çalışmaları ile 40 yılı aşan siyasal birikimini, günlük hesaplar ve ucuz siyaset ile heba etmeyecek bir siyasi akla, bilince, öz disipline ve yeterli desteğe sahip olduğunu göstermiştir. Bizim başkaları gibi devletle, cumhuriyetle, milletle, ortak değerlerle ve demokrasiyle hiçbir sorunumuz olmamıştır, olmayacaktır. Bizim siyaset hedeflerimizin uygulama yeri Türkiye'dir. Milliyetçilik, eğitimden sağlığa, bilimden spora, ekonomiden yönetime kadar her alana nüfuz etmesi gereken bir birlikte yaşama projesidir. 40 yıl, anlımızın akı, gözümüzün nurudur. 40 yıl vicdanımızın sesidir. Bu yüzden milliyetçi hareketin hiç kimseye diyet borcu yoktur. Başkaları gibi zihinlerimiz köle, heyecanlarımız gösteriş, kalplerimiz mühürlü değildir.''

''9 Şubat Dünya Sigarayı Boykot Günü'' nedeniyle gündem dışı söz alan AK Parti Konya Milletvekili Ayşe Türkmenoğlu da sigaranın halk sağlığını tehdit eden bir sorun olduğunu söyledi. Dünyada erkeklerin yüzde 47'si, kadınların da yüzde 12'sinin sigara kullandığını belirten Türkmenoğlu, gelişmekte olan ülkelerin tütün salgınıyla karşı karşıya olduğunu bildirdi.

Türkmenoğlu, Türkiye'nin sigara içiciliği konusunda Avrupa'da üçüncü, dünyada ise yedinci sırada olduğuna dikkati çekerek, ülkede her yıl 100 binlerce kişinin sigaraya bağlı hastalıklar nedeniyle öldüğünü bildirdi.

Türkmenoğlu, tam dumansız ortamın, çocuklar ve aileler için olduğu kadar iş yerleri için de büyük kazanç olduğunu ifade ederek, daha önce çıkartılan yasanın uygulanması için herkesi göreve davet etti.

MHP Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif Paksoy da kentin düşman işgalinden kurtuluşunun 89. yıldönümü nedeniyle gündem dışı konuşma yaptı.

TBMM Genel Kurulunda, Türk askerinin, Aden Körfezi, Somali Karasuları ve Arap Denizinde görevlendirilmesini öngören Başbakanlık Tezkeresinin görüşmelerine geçildi.

Kaynak: Haberaktüel
Eklenme tarihi: 10.02.2009




Share |




YORUMLARINIZ




Aşağıdaki bölüme haber ile ilgili yorumlarınızı yazabilirsiniz


Adınız Soyadınız:
Başlık:
YORUMUNUZ:
Denizcilik mesleği ile ilgili ne düşünüyorsunuz
Çok güzel
Mecbur kalınca yapılacak bir iş
Zabit için iyi alt personel için kötü
Kesinlikle yapılmaz

Önceki Anketler
Kurumsal Üyelerimiz
 COBRA Yachting-Bo..
 ÇEBİ Denizcilik
 EGE Su Altı Hizme..
 LAMIA Yat İşletme..
 KEREMPE Denizcili..
 EUROTRADE
 CHISIEL Dış Ticar..
 SMARİNE Elektrik
 KURŞUN Denizcilik..
 SAMBURCO Denizcil..
...


www.gemipersoneli.com   © Gemipersoneli.com - Tüm Hakları Saklıdır.  Kullanım Şartları  Gizlilik Prensipleri  İletişim