Günlük tekne faaliyetlerimizde kullandığımız terimler
Günlük tekne faaliyetlerimizde kullandığımız en azından benim bilip, kullandığım terimler;
Alabanda : Bordanın iç kısmı veya dümenin 35° ye kadar basılması
Alabora : Altüst olma, teknenin ters çevrilmesi
Alarga : Açıkta demektir.
Baba : Halat volta etmek için ağaç veya metalden yapılmış silindirik biçimde güverte veya rıhtıma bağlanmış bir .
Babafingo : Yelkenli bir teknede eğer direk üç kısımdan ibaret ise; en üstteki parça.
Bandra : Milliyeti gösteren sancak .
Baş Bodoslama : Omurganın baş tarafından teknenin başını meydana getirmek için yukarı istikamete doğru konulan ağaç parçası .
Baştankara Etmek : Tekneyi bir sahile beya kumsala baş taraftan oturtmak veya yanaştırmak .
Başüstü : Bir botun baştarafında oturabilecek ve ayakta durulabilecek platform .
Borda : Su kesiminden yukarıda kalan kısım .
Borda Feneri : Sancakta yeşil, iskelede kırmızı olarak yakılan 112,5 açılı fener .
Boş Alamak : Gevşek bir halatı germek için fazlasını çekmek .
Boş Vermek : Halatı kaçırmak .
Branda : Eskiden yelken yapılan bir cins kumaş yada kumaştan yapılan ve gemicilerin hamak olarak kullandıkları yatak.
Camadan : Camadan vurmak. Yelken alanının küçültülmesi .
Camadan Bağı : Bu küçültmeyi yapmada kullanılan bir bağ çeşidi .
Çıma : Halat, elincesi veya yomaların uç kısmı .
Deniz Demiri : Denizde ve rüzgarda hareketsiz kalan teknenin dalgalara borda vermemesi için baştan veya kıçtan denize attıkları .
Deniz Mili : Denizdeki uzunluk ölçüsü. (6080 feet = 1852 mt) .
Dümen Bodoslaması : Kıç bodoslama.
Farş Tahtaları : Ağaç bir teknenin sintine üzerindeki aralıklı tahtaları .
Filika : Savaş gemilerindeki kürekli veya yelkinli tekneler .
Firengi : Güvertedeki suyun denize akıtılabilmesi için yalı kütükleri üzerinden bordaya açılan oluklu delikler .
Fora Etmek : Bir yere bağlanmış olan halatın oradan çıkartılması [Sivil denizcilikte: MOLA] .
Fırdöndü : Zincirin gamba almaması için aralara konan bir eksene bağlı olarak dönen iki yarım bakladan oluşan .
Irgat : Demir almada, halatları dolayıp gemiyi yanaştırmada veya karaya çekmede kullanılan, hidrolik, elektirikli, istimli veya insan .
Iskarmoz : Kürekli teknelerde küreğin bağlanması veya oturması için ay veya çelik şeklindeki lumbar ıskarmoz denilen aygıtlar .
Yaka : Yelkenlerin yada ağların köşelerine ve yakalarına denir. .
Yeke : Dümen başına takılıp dümenin istenilen tarafa basılması için kullanılan demir veya ağaçtan yapılmış kol. .
İskele : Teknenin sol yarısı veya gemiye girip çıkmak için kullanılan sürme veya inip kalkan merdiven ...
İşkampavya : Harp gemilerinde personel taşımakta kullanılan motorlu büyük filika .
Kaloma : Demir üzerinde bulunan teknelerin denizde bulunan zincir mesafesi. Boşluk ve rahatlık,
Karina : Bir teknenin su altında kalan ıslak kısmı (dış kısmı).
Kerteriz : Herhangi bir maddenin bir tekneden olan yönünü mıknatisi veya cayro puslaile tayin etmek veya ölçmek.
Kurt Ağazı : İçinde halat geçmesi için güverte üzerinde baş ve kıç omuzluklarına monte edilen demir yastıklar
Küpeşte : Güverte üstündeki borda kaplaması.
Kürek Lumbarı : Askeri filikalarda iskarmoz yerine küreklerin oturtuldukları oyuk yerler (küpeştede takazlık tahtasında).
Kıble : Güney
Kıç : Teknenin geri tarafı
Kıç Bodoslama : Omurgadan kıç taraf kaldırılan dik kısım
Lumbara Ağızı : Gemilerin sancak ve iskele tarafarında bulunan borda iskelelerinin üst tavanlarının bulunduğu yer hizasındaki güverte kısmı.
Lumbuz : Gemilerin iç kısımlarını aydınlatmak için bordalara ve güvertelere açılmış olan yuvarlak delikler. Lumbuz terimi bu
Mapa : Sabit halka.
Mayna Etmek : Aşağı indirmek (ağır ağır).
Neta : Muntazam, düzgün, tertipli veya emniyetli anlamına gelir.
Omurga : Bir teknenin postalarının üzerine oturtulup bağlandığı ve baştan kıça kadar devam ettiği ağaç/madeni parçalardır.
Palanga : Bir halat ve en az iki makaradan oluşan kaldırma mekanizması
Porsun Ambarı : Gemicilikle ilgili alet, malzeme ve diğer malzemelerin muhafaza edildiği ambar.
Pruva : Bir teknenin ön tarından ileri istikameti.
Pruva Direği : Birden çok direkli teknede ba taraftaki ilk direk.
Pusula : Geminin üzerinde seyrettiği istikameti gösteren alet.
Rüzgar Altı : Rüzgarın estiği yönün aksi.
Rüzgarüstü : Rüzgarın estiği yön.
Sancak : Bayrak veya teknenin sağ yarısı, sağ tarafı .
Sancak Alabanda : Dümenin sancak tarafa doğru en çok basılabilmesi için verilen emir.
Sancak Gönderi : Kıç tarafa güverteden sancak çekmek için dikilmiş gönder.
Savlo : Sancak çekmek için kullanılan1,5 burgatalık ince halat
Seren : Direkler üzerinde yelken açmak için ve işaret çekmek için yatay olarak bağlanmış gönder.
Seren Yakası : Dörtköşe yelkenlerin serene , yan yelkenlerin gize bağlanan yakalarıdır. Matafyon yakası da denilir.
Sintine : Gemi makine ve kazanlarının bulunduğu kısmın zeminin altındai genellikle ambar güvertesinin altında kalan ve gemi .
Siya : Kürekle hareket eden deniz araçlarının yollarını kesmeleri için küreklerinin suya batırılması ve topaçlarının kıç tarafa .
Su Hattı : Teknenin gövdesinde ıslak yüzeyle kuru yüzeyi arasında meydana gelen çizgi.
Suga Etmek : Vira edip sıkıştırmak. (Suga kastanyola, suga cıvata vb).
Sığ Su : Denizin (genellikle sahil kısmına yakın) herhangi bir kısmında teknelerin seyretmelerine uygun olmayacak şekildeaz su bulunan .
Tayfa : gemiciler .
Tente : Güverteyi yağmur ve güneşten korumak için güverte üzeriene açılan branda veya başka bir malzememden yapılmış
Tente Omurgası : Tentenin orta kısmına ve altına konulan ağaç .
Tersane : Gemi yapılan fabrika, tezgah veya sanayi merkezi .
Usturmaça : Bir birinin üzerine veya rıhtıma yanaşan teknelerin bordalarının göçmemesi veya boyalarının bozulmaması için araya koydukları
Varagele : İki nokta arasında gerilmiş olan kuvvetlice bir halat üzerinde hareket eden bir makaraya bağlı sepet .
Varil : Mancana büyüklüğündeki madeni fıçı .
Vinç : Gemiye yük alıp vermede kullanılan, ambar ağızlarına yakın olarak konmuş hidrolik - elektirk veya istimle .
Vira : Vidayı, cıvatayı, ırgat veya vinci çevirmek sarma yönünde verilen komut. .
Viya : Gemiyi veya tekneyi istenilen rotaya döndükten sonra, istenilen yöne seyredilmesi için verilen komut. .
Volta : Bir halatın babaya veya biteye bir kez dolaştırmak .
Volta Almak : Halatın veya demir zincirinin biribirine dolaşması .
Yaka : Yelkenlerin köşelerine ve yakalarına denir.
Yakamoz : Su içinde ışık biriktirebilen tekhücrelilerin total yansıma halinde ışıldaması .
Yalpa Omurgası : Gemilerin yalpalamasını önlemek maksadıyla sintine dönümüne yakın dış kaplamaya dikey olarak onulmuş, baş ve kıç .
İskele : Teknenin sol yarısı veya gemiye girip çıkmak için kullanılan sürme veya inip kalkan merdiven
İşkampavya : Harp gemilerinde personel taşımakta kullanılan motorlu büyük filika .
Zincir Kaloma : Demir üzerinde bulunan gemilerin denizde bulunan zincir miktarına denir. Kaloma, demir mevki'ine göre verilir. Bu .
Zoka : Uç tarafında sarımsak dilimi biçiminde kurşun bulunanan bir çeşit balık iğinesi ,olta
Resat
r.kanburoglu@hotmail.com
Kaynaklar:
Denizcilik muhteşem bir meslek...Eklenme tarihi: 23.02.2010
Bu yazı 4602 kez okunmuştur
|
Aşağıdaki bölüme makale ile ilgili yorumlarınızı yazabilirsiniz
YORUMLARINIZ