Gemipersoneli.com - Reklam
Üye girişi
Kullanıcı adı:
Şifre:
Üye ol | Şifremi Unuttum
Menü
Ana Sayfa
Foto Galeri
İş Fırsatları
Haber Arşivi
Hakkımızda
Sistem Nasıl Çalışıyor
Üye İstatistikleri
Medyada Sitemiz
Mesaj Panosu
GEMİ VİDEOLARI
Gemici Belgesi
İletişim
İçerik
Bilgi bankası
Liman Başkanlıkları
CV Hakkında ipucu
Makaleler
Anket
Linkler


Share |
19 Nisan 2024
Makaleler
Küresel Isınma ve Denizlere Etkisi (3)

3-Buzulların erimesi

3.1-Kutuplardaki buzulların azalması. Bu durum kutup bölgelerinde yaşayan canlıların yaşam alanlarının azalmasına sebep olacaktır. Ayrıca Erimenin etkisiyle ana buzullardan kopan yüzer buz dağları açık denizlere doğru rüzgar ve akıntı etkileriyle sürükleneceklerdir. Özellikle buzul bölgelerine seyredecek olan gemiler için daha fazla dikkat edilmesini gerektirecek olan bir durumu ortaya çıkaracaktır. Diğer kısımlarda da belirtildiği gibi eriyen buz dağları doğrudan suya dönüşecektir ve seviye yükselmesine sebep olacaktır.

3.2-Eriyen buzullardan kaynaklı soğuk suların oluşturacağı dip ve üst akıntılar.

3.3-Erimeye başlayan buz dağlarının kutuplardan koparak açık denizlere sürüklenmesi.

3.4-Buzulların azalması ve kutuplardaki sıcaklıkların artması. (Canlılar için yeni yaşam alanlarının oluşması)

4-İklim değişiklikleri

4.1-Dünyanın enlemlere göre sıcaklık dağılımı değişimi. Enlemlere göre sıcaklıkların değişimi hava akımlarının ve şiddetlerinin değişimini meydana getirecektir. Bu değişim aynı zamanda bölgesel olarak alışılmış olan bazı rüzgarların yön ve tesir gücünün değişmesine, bazı bölgelerde geçmişe nazaran etkisini kaybeden rüzgarların oluşmasına, hava akımlarının bölge değişimine sebebiyet verebilecektir. Değişen rüzgarların etkisiyle bitki örtüsü başta olmak üzere kimi yerlerin bitki yapılarında farklılaşmalar ortaya çıkabilecektir. Bu bitkisel farklılaşmalar vahşi hayvanların yaşam alanlarının da farklılaşmasına sebep olacaktır. Artık belli bir bölgeye ait varsayılan canlı türler yeryüzünde yer değiştirecektir. Aslında soğuk ülkeler dediğimiz ülkelerin iklim yapıları daha güneyde olan ekvatora daha yakın olan ülkelere benzeyecektir. Rüzgarların adları ve estiği coğrafyalar artık eskisinden daha farklı olacaktır. Şiddetli hava akımları hava kütlelerini daha hızlı seyahat eder hale getirecektir. Kısa zamanda daha çok coğrafyada, etki sahası geniş hava kütleleri…

4.2-Ortalama sıcaklığın yükselmesi.Kimi bölgelerin bitki yapılarının yok olması imkansız değil doğal olacak artık. Pek çok bitki yaşadığı yerlerden kalkacak. Kendine uygun yerler arayacaktır. Sulak olan araziler artık kurak, belki de eskiden kurak olan yerler artık sulak hale dönecektir. Bu yeni oluşan coğrafyalarda sulak tarıma geçmek demektir. Hayat tarzlarını ve yaşam alanlarını değiştirmesi imkansız değil. Kuru toprak yapılarının rüzgarın da etkisi ile erozyona uğraması veya uğrama tehdidi artık kurak bölgelerde daha olası. İnsan göçlerini beklememiz gerekiyor. Eskiden yoğun olan şehirler farklılaşacaklar. Yeni şehirler oluşabilecektir ihtiyaçları gidermek amacıyla.

4.3-Deniz suyu sıcaklığının değişmesi. Deniz suyu sıcaklığının değişmesi şöyle açıklanabilir; artan deniz suyu kütlesi ve güneşin bu su kütlesini ısıtma miktarı. Güneş eskisinden daha fazla bir su kütlesini ısıtmaya çalışacaktır. Bu da ortalama deniz suyu sıcaklığının değişmesine sebep olacaktır. Deniz suyu sıcaklıklarının değişmesi pek çok meteorolojik olayı etkilediğinden, atmosferin yağışı gerçekleştiren tabakasında deniz suyu sıcaklığının sebep olacağı pek çok olay farklılaşması görülebilecektir.

4.4-Hava olaylarının miktarlarının, etkilerinin değişmesi. Bir yıl içerisinde meydana geçen ortalama yağış sayısı, fırtına miktarı, tayfun sayıları değişecektir. Çünkü bu miktarı belirleyen havanın su buharına doyması ve hemen yağışa geçmek istemesi olacaktır. Her zamankinden daha fazla yağış alacak olan bir dünya ve artacak olan hava olayları. Kısaca birim zamanda meydana gelen hava olayı sayısında artış, yağış periyodunda küçülme ve frekansında artmadan bahsedebiliriz. Bir anda meydana gelen ani yağışların etkilerinin de farklı olacağı açıktır. Dünyanın pek çok bölgesinde meydana gelen ani yağışlar kara parçalarının kopmasına, ani sel baskınlarına ve hiç görülmemiş olaylara ilk defa rastlanan bölgeler görmekteyiz, ve daha da göreceğiz. Dünya yaşlandıkça ısınıyor ve ısındıkça da hızını artırıyor. Bu hız değişikliğine hazırlıklı olmak gerekiyor. Ülkemizde ve pek çok dünya ülkesinin şehirlerinde dere, akarsu yataklarına kurulan şehirleri hepimiz biliyoruz. Akarsuların taşıdığı organik maddeler ve besin değeri yüksek çamur bu yataklarda ve deniz bağlantılarında birikmektedir. Bu birikim ilk başlarda ekilip biçilen bir araziye dönüşmeye başladıysa da günümüzde gelişen şehirlerle bu yataklar üzerinde şehriler yükselmektedir. Ani ve yüksek miktarda gelebilecek bir yağış ile bu yerler bir anda tehlikeli hale gelebilir.

5-Yağış miktarlarının artması

5.1-Karada sel baskınlarının artması. Sel baskınlarının sayısı her geçen yıl artıyor. Daha büyük şiddette baskınları dünyanın dört bir tarafından özellikle ıslah edilmemiş, düzenlenmemiş akarsuların olduğu ve suyu taşıyamayan arazilerde görmekteyiz.

5.2-Nehir ve Akarsuların taşkın akması. Bu taşkın akış, ıslah edilmemiş olan dere ve akarsu kenarlarında tehlike arz etmektedir. Dere veya akarsu boyunca yapılan karayolları da bu taşkın akışların neticesinde koparak ekonomik veya maddi hasara sebep olabilir. Daha ötesinde can kayıplarına da sebep olabilir.

5.3-Göllerin yükselmesi. Bazı akarsularla beslenen göllerde yükselmeler öngörülebilir. Beslendiği su kolları az olan göllerde kuruma, su kaybı görülebilir.

5.4-Deniz seviyelerinin yükselmesi. Daha önceden de bahsedildiği üzere benzer sonuçlara sebep olacaktır.

EK: Küresel ısınmanın hava akımlarına olan etkileri de incelenmeli ve bu konularda araştırmalara ağırlık verilmelidir. Son günlerde meydana gelen bazı kaza haberleri ve aşırı türbülanstan kaynaklanan tehlikeler hava akımlarının incelenmesi gereğini ortaya koymaktadır. Hızlı gelişen hava olayları nedeniyle aynı hızla hava kütlelerinin yer değişimi gökyüzünde hava boşlukları meydana getirmekte ve bu durum da uçaklar için tehlikeli durumlar ortaya çıkarmaktadır. Buradan yola çıkarak Hava boşluklarının nasıl tespit edileceğini belirleyen çalışmalar yapılmalı ve havacılık sektörüne sunulmalıdır. Bu konuda istasyonlar kurulabilir veya türbülans olan bölgelerin haritaları çıkarılabilir. Kısaca hava-türbülans haritaları mevsimlere bağlı olarak gündeme gelmelidir.

Zeki YAŞAR
yasarzeki@hotmail.com

Kaynak: Tübitak Popüler Bilim Kitapları

Eklenme tarihi: 23.08.2007




Share |
Bu yazı 4833 kez okunmuştur


Aşağıdaki bölüme makale ile ilgili yorumlarınızı yazabilirsiniz


Adınız Soyadınız:
Başlık:
YORUMUNUZ:


YORUMLARINIZ







Makaleler ana sayfasına geri dön >>



www.gemipersoneli.com   © Gemipersoneli.com - Tüm Hakları Saklıdır.  Kullanım Şartları  Gizlilik Prensipleri  İletişim